• BIST 11007.37
  • Altın 5743.85
  • Dolar 42.5228
  • Euro 49.5529
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 9 °C

MADLEEN NUHUN GEMİSİ

Ali İhsan Ersöz

MADLEEN NUHUN GEMİSİ

İslami hareket, teenni ve sistemli bir çalışmayı gerektirir. Acelecilik sistem ve prensiplerin olmadığı bir eylem veya hareket planı belki kısa vadede çözüm gibi görükse de büyük sıkıntılar getirebilir.

Gazze gemisi madleen, Bir grup farklı ülke aktvistleri o gemi ile dünya insanına gazzeyi ölümü ablukayı duyurma adına hareket etti. Netice de aktivistler tutuklandılar. Akıbetleri meçhul veya sınır dışı edlecekler. Onlar görevlerini yaptılar. Burada şöyle paylaşımlar şahit olduk. 12 izzetli insan, onlar nuhun gemisine bindiler kurtuldular, diğer kalanlar zilletin adamı, v.s.

Bakınız daha önce ihh gemisi Türk hükümetinin gitmeyin demesine rağmen, bir grup hissi ve fevri davranarak yola çıktı. Netice şehitler ve zorluklar… Küçümsenecek bir amel değil. Onlar vazifelerini yaptılar. Ama bunu bedelini faturasını ümmet ve Türkiye ödedi. Bunu önce bilmeliyiz. Laik Kemalist bir ülkede yaşmanın zorluklarını bilmeli ona göre plan proğram yapmalıyız. Ümmetin halifesinin olmayışı, gücünün dağıtılmış olması, olayların akışındaki tesir gücümüzü azaltmaktadır.

İslami hareket sistemli prensipli ve ilkeli bir harekettir. Ani kararlar bazen daha büyük olumsuzluklara neden olabilir. Biz Türk milleti bu coğrafyada kendi kitlemizi halkımızı hazırlamadan içimizdeki kriptoları etkisiz hale getirmeden yaptığımız hamlelerin daha büyük sıkıntılar açacağını bilmeliyiz.

Müslümanın cihad adabı, bulunduğu her yer cephesi her ameli cihad dır. Cihad; Allah ile insan, İslam ile insan arasına giren engelleri kaldırma faaliyetinin tamamıdır. Hiç kimse ve hiçbir amel küçümsenmez. Kimin için hangi niyet ile yaptığınız önemlidir.

Osmanlıda iki ordu vardı dua ordusu gaza ordusu. Hiç biri birbirinden önemsiz değildi. Onun için geride gibi görünüp duasını gözyaşı ile sulayanlar da bu cihad da önemli yer tutarlar.

Resulüllah (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Müminin kendisini küçük düşürmesi uygun değildir.” Ashab, o kendini nasıl küçük düşürür? diye sordular. Resulüllah (s.a.s.) şöyle cevap verdi: “Altından kalkamayacağı sıkıntılı işlere kendini Resulüllah (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Müminin kendisini küçük düşürmesi uygun değildir.” Ashab, o kendini nasıl küçük düşürür? diye sordular. Resulüllah (s.a.s.) şöyle cevap verdi: “Altından kalkamayacağı sıkıntılı işlere kendini sokar.” (Tirmizî, Resulüllah (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Müminin kendisini küçük düşürmesi uygun değildir.” Ashab, o kendini nasıl küçük düşürür? diye sordular. Resulüllah (s.a.s.) şöyle cevap verdi: “Altından kalkamayacağı sıkıntılı işlere kendini sokar.” (Tirmizî, Fiten, 67; İbn Mâce, Fiten, 21.)67; İbn Mâce, Fiten, 21.).” (Tirmizî, Fiten, 67; İbn Mâce, Fiten, 21.)

Hz. Peygamber (s.a.s.) dinin taabbudi denilen ibadetlerle ilgili hususlarını bizzat yaparak, yaşayarak, göstererek beyan etmiştir.

Böylece Allah’a (c.c.) nasıl ibadet edilmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Ancak aynı zamanda Müslüman bir bireyin şahsiyetini inşa edecek nebevi yönlendirmelerle de erdemli bir topluluk oluşturmaya çalışmaktadır. Bu rivayette de Müslüman bir bireyin toplumsal planda dikkat etmesi gereken oldukça önemli bir esasa işaret etmektedir: Mümin kendini küçük düşürmemelidir. Bu ifadelerden net bir şekilde mümin olmanın kişiye itibar kazandırması gerektiği, mümin olmakla elde edilmiş olunan bu itibar, değer ve saygınlığı korumanın zorunluluğu anlaşılmaktadır. Çünkü saygınlık, şeref ancak Allahʼa aittir. (Yunus, 10/65.) ve onun isteklerine uygun hareket etmekle bu saygınlık elde edilmiş olur. Mümine düşen, imanından kaynaklanan bu saygınlığı, izzeti korumak kendini küçük düşürmemektir.

Cenabı Hak c.c. buyurur; Tevbe 105

De ki: "Yapacağınızı yapın. Allah da, Peygamberi de, mü'minler de yaptıklarınızı görecek ve gizli olanı da açık olanı da bilene döndürüleceksiniz. O size yapmakta olduklarınızı bildirecek."

1- Hayatın her aşamasında mümin olduğumuz şuuru ile hareket etmeliyiz.

2-Tüm işlerimizde akıllıca ve ferasetle hareket etmeli, yapacağımız işlerin sonucunu düşünerek altından kalkamayacağımız sorumlulukların altına girmemeli, kendi onurumuza ve mensup olduğumuz İslam toplumunun şerefine hâlel getirecek işlerden kaçınmalıyız.

3-İslam ve insanlığa hizmet etme adına hareket ederken de ölçüp biçip bir usul ve yöntem çerçevesinde akıllıca hareket etmeli, faydalı olmak için çalışırken hesapsız ve ölçüsüz iş yaptığımız için zarara sebebiyet vermemeliyiz.

İslam âlimleri işte bu bitmek bilmez bir hayat felsefesi hâline getirmemiz gereken faaliyet esnasında da bir usul, yöntem ile hareket etmemiz gerektiğinin altını çizerek akıllıca hareket etmemizin zorunluluğu üzerinde durmaktadırlar.

Dünyayı, olayları doğru okuyabilme yetkinliğine sahip olmalı, yaptığımız işin akıbetini tahmin edebilmeliyiz. Hz. Peygamber rivayetin ikinci bölümünde, müminin kaldıramayacağı işlerin altına girmemesi gerektiğini ifade etmektedir. Bu tavsiye, etrafımızda cereyan eden olayları sağlıklı olarak okuyup değerlendirebilme yetkinliğine sahip olmayı gerektirir. Mümin feraset sahibi olmalı ve kendisini gelecekte neyin beklediğini tahmin edebilecek bir öngörü ile hareket etmelidir. Aksi hâlde kaldıramayacağı işlerin altına girerek kendini de mensup olduğu İslam toplumunu da küçük düşürme riski ile karşı karşıya kalacaktır. Hayatı doğru okuyabilmek için gerekli olan bilgilerle kendimizi donatmalıyız.

Müslümanca bir duruşa sahip olmak için ilk önce Müslümanca duruşun neyi gerektirdiğini bilmeli ve buna göre hareket etmeliyiz.. Aksi hâlde inanç ve yaşayış itibarıyla mümine yakışır bir tavır ortaya koyamamak bizleri hem dünyada hem de ahirette altından kalkamayacağımız sıkıntılar içine sokacaktır.

Diğer taraftan, fıtrat dini olan İslam’a göre Allah bütün insanları saygın olarak yaratmıştır(İsra, 17/70.) İnsana düşen, bu saygınlığını korumak ve kendini küçük düşürmemektir. Bunun birinci yolu ise iman etmektir. İman etmek suretiyle kendine verilen değeri korumuş olur. İman ettikten sonra da dikkat etmeli, kazanmış olduğu saygınlığı korumalıdır. Hz. Peygamber, bu hadislerinde konuya dair genel bir ilkeden bahsetmektedir. Buna göre kişi, altından kalkamayacağı işlere girmek suretiyle kadr-u kıymetini kaybedebilir. Bu sebeple mümin, birtakım hususlara dikkat etmelidir. Ekonomik anlamda zor durumlara düşmemeli, ayağını yorganına göre uzatmalıdır. Aksi hâlde insanlara yük olur ve sahip olduğu değeri kaybetmiş olur.

RABBİM zalimlere, hainlere, kafirlere fırsat vermesin. Ümmeti muhammedin vahdetini lütfetsin.

SELAM VE DUA İLE

8 kişi, tekne yarışı yapan insanlar, yelkenli, yelken ve şunu diyen bir yazı 'Barcarole Ba O adleen 円 費' görseli olabilir

Tüm ifadeler:

22

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Güvenli Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 05343258300